türk erkeklerinin evlenecekleri kızda bekaret araması – Muhalif Sözlük

türk erkeklerinin evlenecekleri kızda bekaret araması

eğer erkekler "kızlık bozmak erkekliğin şanındandır" felsefesiyle yola çıkıyorlarsa ve evlenmeden birçok kişiyle beraber oldularsa; evleneceği hatununda vakti zamanında bu felsefeye kurban gitmiş olabileceğini aklının bir köşesine yazması gayet iyi olacaktır öncelikle.o yüzden en azından kendi geçmişini bilip bu konuda samimi davranarak evleneceği hatunda bekaret aramayan erkekleri alnından öpmek gerekir.

her sevişmenin bekareti bozmadığını bilmeyen ve "karıma kırmızı kurdele taksınlar yoksa almam" diyen bir gurubun arasında zor bulunan erkek böyle bir şart aramayanıdır. kendine güvenen erkektir de denebilir bunlara.tabii ya, bundandır erkeklerin iki kadın konuşurken "dedikodu yapmayın" diye uyarmasının nedeni, çünkü erkek kadının performansı hakkında olumsuz düşündüğünü ve bunu yaydığını sanar. bekaret diye tutturan gariplerim de benden önce kimseyi bilmesin ki en iyi benim sansın diye düşünmektedirler.işte bu zihniyetin ortasında bekaret aramayan erkek kendine güvenen erkektir!

ama seven erkeğe ahlak, inanç falan hikaye olsa bile hemcinslerim dikkat etmeli. bir halt yenecekse bu türk erkeği mantığını düşünülmeli hep.

bide bekaret aranmasına karşı çıkan her kıza "bakire değildir" muamelesi yapan öküzler ve şerefsizler varki o da başka başlığa kalsın.
"kadın erkeğin şakayığıdır" diyen peygamper efendimizin bu sözünden yola çıkarsak, şakayık gelincik demektir ki erkeğin gelini demektir. kadın kırılgandır, hassastır ona bir mal gibi davranılmamalıdır kadın da bu konuda üzerine düşeni yapmalı yani kendini korumalıdır.
şimdiiii, öncelikle böyle balık sazan konular açtığı için mnskm'ye (u: şunu yazarken küfrediyor gibi hissediyorum kendimi) (u: coşkun smaylisi) teşekkür ediyorum.

ben zamanında bu konuda çok kafa yordum. çünkü bir terslik vardı. zira tıbben bir faydası ya da zararı yahut vücuda herhangi bir fonksiyon kazandıran yahut bir fonksiyonu olan bir şey olmadığı biliniyor bu kılcal damarlarla örülü zarımsı tabakanın.

eee? neden var peki o şey? ve hakikaten de çifte standart değil mi? Açıkçası bu konuda kütüb-i sitte'ye ya da başka hadis kaynaklarına bakmadım peygamberimize daha evvelden sorulmuş mu sorulmamış mı diye..

ama çok kafa yordum. ve hakikaten de kendimi tatmin edebildiğime inanıyorum bu konuda.
daha önce kadınlarla ilgili başka bir konuda yazmıştım. benzer bir şeyi ##8067

---------------ayırıcı---------------
bu toplumsal bir bakış açısıdır ve bu atalarımızdan bu yana bize aktarılan değer yargılarla ilintilidir. bugün bir kız erkeğinin onu aldatmasını daha kolay affedebilirken, erkek ise karısının ya da sahip olduğu kızın kendisini aldatmasını affedemez. hazmedemez. çünkü erkek kendi içinde der ki "ben hata yapanım, o ise kusursuz olan olsun" yani aslında burada kadınlarımıza haksızlık ediyormuşuz gibi görünse de onlara yakıştıramadığımızdan, onları birer ana, birer melek sıfatında gördüğümüzden bu tarz çirkin olayları onlara yakıştıramayız.
---------------ayırıcı---------------

işte aslında asıl olay bu dedim. analık

(b: "cennet eğer anaların ayakları altındaysa, babaların değilse bunun bir bedeli olmalı") dedim.

çünkü allah(cc) bir yerden alıp bir yere veriyor.. bize güya çaktırmadan aldatma, her türlü fanteziyi sınırsız yaşama olanağı veriyor; ama cenneti de anaların ayakları altına koyuyor.

ki zaten bu konularda yani cinsellik konusunda fazla bilgilendirilmemiş, ballandırılarak anlatılmamış kızlarımızın çoğu mastürbasyon yapmasını bile bilmiyor. kendisini uyarma ihtiyacı hissetmemiş çünkü. aslında bu bir tür bağımlılık. bilen kızlar sürekli yapıyor, bilmeyen ise aramıyor bile..

kısaca aslında allah(cc) onların içine cinsel arzuları erkekler kadar da vermemiştir zaten.. dinen de sabittir bu.
o sebeple yoldan çıkan kadın ile yoldan çıkan erkek allah katında eş olmayacaklar. kadın daha aşağıda olacak. bu da sabittir dinen.

kısaca zaten en başından beridir eşit değilken, bu konuda eşitlik aranması da saçmadır.

ve evet, o namusu bacak arasında arayanlar diye aşağıladığınız kişilerden birisi de benim!
namusu elbette ki bacak arasında arayacağım! ben zaten kişiyi tanıyorsam, biliyorsam, güvenmişimdir ve eşim olarak kabul etmişimdir. eğer ki bacak arasında bir sorun çıkarsa bu benim için büyük bir travmadır.

aşkım, namusu bacak arasında arama ama! gibi bir tepki veren kızı ise o akmayan kanında boğarım..

zira her türk insanı gibi bu lafı da götümüzden anlıyoruz çünkü. namusu bacak arasında aramanın yanlış olduğu fikri, "aslında kız bakire olmasa bile namuslu olabilir" anlamına gelmez.

ne anlama gelir?

"sadece bakire olması, namuslu olması için yeterli değildir" anlamına gelir. ki zaten bakire değilse zaten namus hakkında tartışılamaz bile.

(u: ulan ne bekliyorsunuz anlamadım ki.. ) (u: onca erkekle yatıp kalkıp, hangi namusu konusunda ahkam kesebilecek ki bu kız?) (u: namus ne la o zaman?) (u: la siz yoksa namusun ne olduğunu kaybettiniz de bizi mi kekliyonuz? )

demek ki neymiş, önce sözleri bir tarafımızdan anlamadan konu açacakmışız.
öyle "ben özgürüm oğlum" tripleriyle delikanlı kız olunmuyor..
geniş olmayan her erkek, evleneceği kızda bu olguyu arar. yine aynı şekilde geniş olmayan her kızın da evleneceği erkekte bu olguyu araması gayet normaldir. hayatın en mahrem boyutunun en uç noktasından bahsediliyor burada. insanların bir takım değerleri gözetmesi, bu değerler ölçüsünde duygularına yön vermeleri, ancak bir liseli mantığıyla "öz güven eksikliği" olarak nitelenebilir sanırım.

ne var ki, evlenilecek insanın bekaret taşıması tek başına, evlenmek için iktifa edilecek bir durum da değil. ama buna önem vermek ne zamandan beri bir eksiklik, bir kusur oldu?
Bu gayet doğal bir istek. Hangi erkek evleneceği kızın kendisinden önce başkasıyla yatmış olmasını kabul edebilir. insanın midesi kaldıramaz böyle şeyleri. Ben kendimi koruyacağım ama o başkasıyla yatacak sonrada lafın gelişi bir tövbe edecek ve tertemiz olup temiz bir erkekle evlenecek. ilahi adalete ters bu durum.
bakire kız ararken, kendi bekaretini kaybetmeyeni mâkbuldur. kendisi her bulduğuna konup da evlenmeye bakire arayan yavşaktır, ahlaksızdır. ahlaksızdan milliyetçi değil türk bile olmaz.
zarı sağlam olup her boku yemiş kız namuslu oluyorsa ben almayayım derim. öncelikle ortalık bozuk. yani kız akşama kadar köpek oluyor, akşama kadar üflemeli çalgı çalıyor ama dur beni namuslu bilsinler diye zara dokundurmuyorsa en uzak durulası kızdır. demek ki bakire diye namuslu olunmuyor. ama namus bacak arasında mı lan yavşaklar diyecek kadar da geniş olacak değiliz. demem o ki çarşaf kanlanmadı diye namussuz damgası yedirene kadar zilyon tane aşama var. hele birde doktorlar terzi olmuş ki artık iyice çivisi çıktı. allah korusun kardeşim. kızını da erkeğini de.
mine'den miras kalan başlıklardan. her rastlayışımda kendimi mta mühendisi hissediyorum iki gözüm önüme aksın ki. neyse. bakir olanın hakkıdır, gerisi tercih meselesidir der deli derviş

http://tinyurl.com/kdd8jl2