sancaktar dergisi – Muhalif Sözlük
tanıtım için bastırılan -sanırım- ilk sayısı suriye'ye ayrılmış -yine sanırım- dergi. içerik falan filan hikaye. mgv ile ao kafasını tokuşturmuşlar ortaya bu sonuç çıkmış.
sanırım ikinci tanıtım filminde, biraz ironi yapılmak istenmiş ama kanımca olmamış. federasyon, konfederasyon gibi tecrübelerden istifade edeceklermiş, allah mübarek etsin. mevcut konjonktür içinde ancak özgür suriye ordusu türkiye basın bülteni olabilecek bir dergi. sonuç, çöp.
fragmanında ahmet özköse'yi görünce sebebsiz bir gülme tutmuştur.
suriye ellerinde esir değilmiydin sen. maşallah kiloda almışsın. suriyeliler iyi bakmış.
bugün kuruyemişçi faik'te, diğer gazetelerin arasında gördüm. gazete kağıdına basılmış, bir gazetenin yarısı kadar bile hacimli olmayan, iki buçuk lira da fiyat koydukları haftalık sikko dergi.
bu yoklukta 2,5 tl vererek aldığım gazetemsi dergi.hem de bildiğin tekel bayii'den aldım.Yeniçağ gazetesinin yanında "bi bakıyım neemiş?" diyerek aldım ve sözcü, penguen, sol ve cumhuriyet gazetelerini kredi kartıyla alan delikanlının bana, beni süzerek bakması sevindirdi kardeşinizi."kredi kartıyla solculuk oynanmaz uşağım" diyemedim, he bi de o ray-ban gözlükler yaktı beni.neyse geçelim efendim;

okudum, satır satır ve kararım şudur; eğer üstünde ayet ve hadisler olmasa yırtıp çöpe atacaktım.hem de direk çöpe, greenpeace verdiğim sözü tutmayarak geri dönüşüme değil çöpe atacaktım ama ayetler hatırına atamadım.hakan albayrak tam akp yalakacısı olmuş; davutoğlu'nu, tayyip'i hatta akil adamları över olmuş."türk" lafzından sıkılan, dalga geçen abdürrahim boynukalın kardeşime soyisminin güzelliğinde küfürler gönderdim.

derginin kapağındaki aliya resmine hayran kaldım ama aliya'yı direk kıçlarından anlamışları da anlayamadım.oysa aliya hakkında yazı yazan hakan ağabeyimiz benden daha iyi tanır zannederdim bilge kralı.ben anca hakkında bi iki kitap ve islam deklarasyonu'nu okumuştum.demek ki yanlış anlamalarım varmış.neyse bir ara bi daha okurum.

okuyucu abilerin japonya'da yaptığı hizmeti güzelce anlatmışlar arada cemaat ehline de laf sokmuşlar. üst düzey destek ve mali yardım almamaksızın japonya'da hizmet eden abilerimizle ben de gurur duydum.

he tabii ki de kürtçeye bir selam çakma faslı vardı."keça mın...te dibê çi?" adlı bir hikaye ile "ulan ben niye düşünememişim bunları, niye okumamış, duymamışım" edalarına kapılmadım.güya izmirli öğretmen kızımız kürt bir teyzeye -teyzenin türkçe bilmediğini farzetmeyerek- konuşmaya çalışmasını anlatıyor.ahh çağatay hakan gürkan adlı kardeşim, sen edebiyat dünyasında yeni bir akım başlatacaksın ama ben duymayacağım herhalde.bu orjinal ve sentez basamağında olan hikaye acaba niye daha önce kimsenin başına gelmedi, niye kimse yazmadı?niye lan?-yazar pis dalga geçmiş benimle-

he bir sayfa da sinema sayfası koymuşlar ama okumaya değmez dedim, göz gezdirip geçtim.

açık mektup sayfası vardı bir de.cumhurbaşkanına, ibo'ya ve devlet bahçeli'ye mektup yazmışlar.en kısası devlet başgan'a.yazıyım mı? tamam sayın okur:

"Selamün aleyküm,
memlekete barış getirenlerden yüce divan'da hesap soracağınızı söylüyorsunuz.enteresan adamsınız vesselam."
mektup bu kadar ama helal olsun bahçeli'ye adam demişler, ben hala daha demeye bile tenezzül etmem.

son not; hala daha atatürk'e ve atatürk'ün yaptığı inkılaplara laf atmaya çalışıyorlar.he ben de onaylamam çoğunu ama laf etmeye bile tenezzül etmem.hakan bey ve ekibi o kadar düştüyseler artık durum vahim demektir.
10 kasım münasebetiyle gene gazi paşa düşmanlığını kapak yapıp gazla biten paralarını geri toplamayı becermeye çalışan mal ve salaklar topluluğu dergisi. prim vermeye değmez.
provakatör edasıyla türklere sayıp-sövmeye ve milli değerlere pişkince saldırarak prim yapmaya çalışan bir yapıya bürünmüşlerdir.

arkalarını kime dayadıklarını bilmiyorum ama hrant dink'in başına gelen, tez zamanda bunlarında başına gelir inşallah.
o vakit sevdikleri sokağa çıkıp ''hepimiz kafkas çingenesiyiz, hepimiz hakan albayrakız'' diye bağırırlar.

işte o zaman bende muhalif sözlükte şöyle yazacağım;
(i: ''bir ermeni öldü, hepiniz ermeni oldunuz.
bir kafkas çingenesi öldü. hepiniz kafkas çingenesi oldunuz.
allah, bülent Ersoy'a uzun ömür versin.'')