karadeniz – Muhalif Sözlük
ansiklopedik bilgileri geçelim.karadeniz benim için dosttur, arkadaştır, hüzündür.derdim varsa giderim yanına anlatmaya başlarım.elimde oltam sabahlarım bir kayanın üstünde.sevgilerimi, sevdalarımı kısacası herşeyimi anlatırım ona.beni çok boğmaya çalışmıştır o dalgalarıyla ama bilirim o da dertli benim gibi.karnımı doyurur, yazın serinletir, kışın sigarayla seyri iyi gider.sinirlenirsin taşlarsın ama sessizce hala dinler.neyse demek istediğim:

(bkz:çırpınırdı karadeniz)
en büyük iç denizlerden olan, osmanlı'nın uzun bir süre türk gölü olarak idare ettiği, güney ucundaki kadınların en vefalı-en çalışkan olurken kuzey kısmındakilerin en faydalı(!) olduğu(u: yandakileri siktir et), ortak bir ekonomik birliği olan ama bir işe yaramayan, kendine has kültürü ve karakteri insanlarına giydiren ve hırçın-bereketli-güzel-nazlı bi su kütlesi..

ayrıca niteleme olarak istemeden de olsa kimlik kazandırma alışkanlığı vardır yalnız bu bölgeyi ifade eder, etnik unsurları değil..

subjektif bir analiz yapayım; (u: üsttekiler objektif değerlendirmeler) vatanın en babayiğit, en deli, en faşşo, en katil adamlarını çıkartmıştır.

özetle; severim, sayarım, kültürünün-toprağının(u: ironi) çocuğuyum.
Karadeniz derler ya anlamazlar onu.Sadece denizi karadır sanırlar.Denizi kara olan bir yerin alın yazısı da kara olabilir.Veyahut biz fani idraklerimizle öyle algılayabiliriz.Benim gözümde ve gönlümde hep çırpınan bir denizdir, zaman zaman durulsa da.

Köylerine uğradınız mı hiç?Hikayelerini dinlediniz mi?Elbette hayran olanları görmüşünüzdür.şimdi bir köyüne uğrayalım ve kalemimiz yettiğince anlatalım.ister misiniz?

Yoldan dem vurmayacağım.Büklüm büklüm akan Sakarya ne ise yollar da öyle.Kiminde biraz asfalt kiminde koca kayalar, koca kadınlardan ve adamlardan bahsetmek ne mümkün!Yollar da şehirleri gibi çarpık.

Yol kenarında bir cami.Doğru okudunuz, bir cami.Fakat cami gariban, eskimiş.Dahası kapısı kilitli.Kapının arasından bakmaya çalışırsanız tozdan ve taş parçalarından cami halısını seçmeniz biraz zaman alabilir.Cami bize anlatıyor ki; eskiden burada müslüman kimseler varmış.şimdi mi?

Doğal olarak cami köyün merkezidir.Caminin etrafında evleri rahatlıkla görebiliyoruz.Bağırın, .çağırın, arabanızda son
ses müzik açın... Yankılardan başka yanıt veren olmaz.insanlar korkuyor mu acaba?

Biraz daha yol aldığınız vakit bir mahalle daha karşınıza çıkar. Dağınık yerleşme Karadeniz'in töresidir. Köylüleri biliyorum; bazıları Almanya'da, Hollanda'da, isveç'te, Fransa'da, Romanya'da, Rusya'da, isviçre'de bazıları da istanbul'da, izmir'de, Soma'da, Zonguldak'ta...Liste böyle uzayıp daha da gitmeden şunu tekrar edelim: "Dağınık yerleşme Karadeniz'in töresidir."

Köy okulu mu?Kara tahta hala duruyor, birtakım sıralar ve duvarı sarmış sarmaşıklar.Kertenkele ve bazı böcekler rahat rahat geziyor.Düşünüyorum:"insanlar niye baş kaldırmamış, iş istememiş, ormanları yakmamış, insan öldürmemişler?" Bir evin önünde ayı ve domuz izlerine bakarak düşünüyorum, o zaman varım, değil mi?

Dedemin dedesinin mezarını zar zor bularak Fatiha gönderiyorum."Devlet" diyorum, sorgulamada kendime başarılar diliyorum ve yine Fatiha okuyorum.

http://tinyurl.com/cxqyz4z