hem sevip, hem sevmediğim tek güruhtur.
ülkücülerin kadim düşmanıdır lakin bu tamamiyle kendilerinden kaynaklanan bir durumdur.
devamlı yaraları kaşıyıp kanatarak ve eski husumetleri kışkırtıp tekrar ortaya çıkartarak, bu ateşin hiç sönmemesini sağlarlar.
bunu bilinçli mi yoksa bilinçsiz mi yaptıklarını ise inanın bilmiyorum.
kendi evlatlarına ''kin ve nefret''den gayri hiç bir miras bırakamıyorlar.
hatta bu olayı ali reis(ali uzunırmak) spontane ama çok içten bir şekilde, tv8'de bir programda izah etmişti.
olay şöyle gelişmişti; haluk kırcı tahliye olmuştu ve tv8'de bir program bu olayı masaya yatırmıştı. programda solcunun teki esip gürlüyordu. adalet sistemine ve tüm ülkücülere küfürler yağdırıyordu. yıllarca hapiste kalmış ve güneşin ışığını bile unutmuş bir insanın tahliye olmasına o kadar bozulmuş ki, neredeyse eline benzin alıp her yeri yakacak.
küfürlerden dolayı ülkücülere söz hakkı doğdu ve telefonla ali reis'i bağladılar. bu sefer solcu, ali reis'e saydırmaya başladı. ali reis telefonda aniden kükredi, belli ki küfürleri kaldıramadı. ''yeter yahu yeter!'' dedi. ''ulan ne kuyruk acısı varmış sizde! yıllarda geçse kininiz bitmiyor! ben sana kardeşim diyorum, sen bana küfür ediyorsun!'' diye veryansını yaptı.
hakkikaten solcularda böyle bir özellik var. ülkücü ona kardeşim bile desen o ülkücüye küfür ediyor. ülkücü ona iyilik bile yapsan o ülkücüye kötülük yapıyor.
lakin yinede bazı özelliklerini seviyor ve özeniyorum.
eylem kültürleri çok gelişmiş ve sesini çok kısa sürede örgütlenerek bütün dünyaya duyurabiliyorlar.
diğer sevdiğim özellikleri ise dürüstlükleri.
şair demiş ki; ''kim hasmının yüzüne 'ben senin düşmanınım' diyecek kadar dürüst'' diye. vallahi tek solcu o kadar dürüst. kıvırmıyor, çevirmiyor.
rte bir ara bunları mikertecek diye çok sevinmiştim. lakin hevesim kursağımda kaldı. rte bunlara bir fiske bile çakmadan geldi bizi mikertti. ne kötü kaderimiz varmış ak.
allah'ım sen yardım et bize yarabbim.
nefret ettiğim bir diğer mal kitle. ezber konusunda papağanla yarışırlar. argümanları kafa siker, mala bağlatır. nerede etnik hareket veya ibnelik varsa oraya damlarlar. yok yere mevzu çıkartıp gürültü yaparlar.