iradenin davası devlet ve demokrasi – Muhalif Sözlük
iRADENiN DAVASı-DEVLET VE DEMOKRASi

Sulh mağlubiyettir...

zdırabımız aşkın eseri değil, aşk, sonsuz ızdırabımızın
çocuğudur; onun kendine bir mevzu bulmasıdır; varlıklardan birine
bağlanarak kendindeki taşkın denize bir sukûn, muvakkat bir istirahat
aramasıdır.

Bir milletin kendi tarihini inkar etmesiyle, bir ferdin intihara
karar vermesi arasında fark yoktur. ölüler bizi yaşatıyorlar.

Mektepte iktidarsızlık, mabedde riyakarlık, devlette
mesuliyetsizlik ve ailede itimatsızlık felaketleri birleşerek hayatı
tahammül edilemez hale koyarlar. Hakikatte hepsinin sebebi
kalbimizdeki imansızlıktır.

Kuvvetini iyi ve ahlaki gayeler uğrunda kullanan devlet
faziletli devlettir. Fena ve zararlı gayeler uğrunda kullanan devlet
kötü ve yıkılması lazım gelen devlettir. iyi ve namuskar devletin
gayesi, yaşattığı iradeyi, gayelerin gayesi olan Allah'a ulaştırıcı
yoldan götürmektir. Yıkılması lazım olan devlet, iradesini fertlerin
ve zümrelerin menfaatleri uğrunda harcayan devlettir.

Allah'ın bütün hareketlerimize nufuz etmesi dolayısıyladırki,
medeniyetler kurulalıdan beri yeryüzünde mabetsiz şehir görülmedi.

Halkı sefaletlerinden kurtarmak isteyen kahramanları, cemaat her
devirde ateşe veya darağacına yollamaktan hoşlandı. insanlığın en
gerçek hürriyet abideleri kurulmuş darağaçlarıdır.

Devlet mesleğinden başka hiçbir meslekte enaz kültürlünün en
aşağı değer tabakalarının hakim olduğu görülmez. Orduyu nefer,
müesseseyi kapıcı, fabrikayı amele, gemiyi tayfa yürütmez. Yalnız
demokrasi idaresinde en aşağı değer, işlere hakimdir.

Halk için çalışan mücahit çoğu kere halka karşı davranacaktır.

şehirlerinde dolaşan otomobil sayısını değil, yollarda
yürüyenlerin huzurunu arttırmak milli devletin görevidir. Milli
devlet, paranın ve kalabalığın değil, hakkın ve aşkın devletidr.
Teknikten önce insanı yetiştiren insana önem veren devlettir. O,
temelinde iktisat devleti değil, ahlak devletidir.

Milli devletin bu topraklarda temelini aracak olanlar, Amerikan
yardımları ile değil, Osman Gazi'nin vasiyetiyle işe
başlayacaklardır...

Devlet koltuğuna bir defa alışanlar en korkulu anlarda bile
ondan ayrılamazlar.

insan şahsiyetine karşı duyulan saygı tam oldukça ve bütün
vatandaşlar bu karşılıklı saygı esasını elden bırakmadıkça demokrasi
cihazı mükemmel işleyecektir.

Bazı hareketlerin yapılması iradenin eseri olduğu gibi, bazı
hareketlerin yapılmaması iradenin bir şaheseri olabilir.

Devlette iktidarsızlık, zorbalığın başlangıcı olur.

Devlet, bir ziyafet sofrası değildir.

Gayesine ulaşabilen gerçek ve tam irade, fertten başlayan, aile
ile devleti yani otoriteyi isteyen, millet ve insanlık
basamaklarından da geçerek Allah'a ulaştıran iradedir. Biz,
damarlarımızdan sızan iradeyi kendi eserimiz zannetmekle yanılıyoruz.
Hakikatte irade bir'dir. O, istek halinde aleme yaygın kudretin
bizdeki adıdır.

Benliğimizde barınan iradeyi âlemin iradesinden, daha şahsi ve
tam adı ile Allah'ın iradesinden ayırıp O'nunkine denk bir kudret
gibi düşünmek, zavallı insanlığımızın aczinden bir kibirden başka
birşey değildir.

Kurtuluş yolu diye,insan olan varlığımızı, sefaletleri ile
birlikte mutlak samimiyet olan ilahi iradeye ulaştırıp, onunla
birleştiren hareketler sistemine diyoruz...