kamuda başörtüsü yasağı – Muhalif Sözlük
yeni anayasa ile çözülmesi beklenen sorundur diyenlere uyuz olduğum sorundur.(u: bekleyenler üstüne alınmasın) çünkü 2002'de "akp iktidara gelince çözülecek olan sorun"du, 2007'de yine "akp iktidar olunca çözülecek olan sorun" oldu, referandumda tekrar "evet çıkarsa çözülecek olan sorun"du ve bugün de "yeni anayasa" teranesi ile çözüleceğine inanmamız beklenen sorun. "hayır arkadaş ya bu bir sorun falan değil. başörtüsü gibi bir problem olmazsa akp nereden ekmek yiyecek?" düşüncesini sağlam biçimde zihinlere çivilemiş, akp'nin aymazlığının üstüne yağ sürdüğü zulümdür.
uzun zamandır gündeme gelmeyendir.demek ki mesele sadece üniversiteler ile sınırlıymış.kamu kuruluşları falan imza toplamayla geçiştiriliyormuş.
hala devam eden zulümdür. kamu kurum ve kuruluşlarında başörtülülerin başörtülü bir şekilde görev yapması engellendikçe ortadan kalkmış olmayacaktır. ayrıca bu zulüm muhafazakar kitleleri devlet bürokrasisinden koparıp serbest hayata itiyor hantal devlet kademelerinden uzaklaşan bu kitleler yıllar sonra sermaye olarak,spor olarak,sanat olarak,her türlü (u: eğitim,sağlık) sektör olarak karşımıza dikilip devleti yöneten siyaseti belirleyen unsurun oluşmasına dolaylı olarak katkı sağlıyor.

fakat başörtülü bazı hanımefendiler de şu abdestli kapitalizmin propaganda aygıtı olan mutaasıp moda dergilerindeki ucube giyim tarzlarıyla bize zulüm yapmasalar fena olmaz.
sadece üniversiteler için zulümmüş. oralarda serbest ettiler daha kimsenin aklına gelmiyor. ha iktidar bunu zamanında çok güzel kullanmış kaymağını yemiştir.
halifemiz, efendimiz tayyip erdoğan'ın lütfuyla(u: 30 eylül 2013 demokratikleşme paketi) ordu, yargı ve emniyet dışındaki resmi kurumlarda kaldırılacak olan uygulamadır. gerçi iyi de olacaktır: artık gereksiz bir siyasal malzemenin ısıtılıp ısıtılıp önümüze konması ve ülkenin bütün dertlerinin başörtüsünde düğümlenmesi durumlarını yaşamayacağız.

ancak, olayın demokratik hak ve taleplerden çıkartılıp, saçma sapan ve lümpen bir "şeriat isterük" vaziyetine büründürülmesinden de çekinmiyor değilim. zira, zafer hava sahasında dolaşan tatminsiz kitleye mensup akpli başı örtük bacı ve kardaşlarımızın şimdiden amaçsız bir ısrar ve inada giriştiklerine de şahit olmaya başladık. umarım, resmi kıyafetleri belli ve tarafsızlık ilkesi mucibince yönetilmesi gereken bu üç kuruma "ondan da koy, şundan da koy" gibi bir çerez muhabbeti bulaştırılmaz.
akp'nin sonlandırayım derken daha büyük bir günaha hatta şirke bulaşarak sonlandıramadığı zulümdür. bir kere zulümdür bunda mutabıkız ayrıca üniversite çağlarında alişan başkan'ın talimatıyla astığımız "ne kamusal alanı ulan allah heryerde" afişleri ile beraber değerlendirildiğinde akp'nin allah'ın emir ve yasakları anlayışının adliyeyi,askeriyeyi ve emniyeti kapsamadığı durumu ortaya çıkar. ha madem cenab-ı rabbül aleminin emirleri bazı kamu kurumlarında geçersiz olabiliyor o halde topyekün geçersiz kılana niye kızılıyordu anlamış değilim? ne diyorduk,ulemaya bıraktık vesselam...