zavallı ülkemde gerçekten siyaset yapılmayalı çok uzun bir zaman olmuştu. ta ki biri çıkıp da hiçbir güce, hiçbir fona sırtını dayamadan, birilerine hoş görünmek için adeta yılanı andıran manevralar yapmadan, en direkt yoldan yalnızca türk milletinin çıkarlarını dile getirmeye başlayana kadar.
ancak bu coğrafyada doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlardı. nitekim, faşist ve ırkçı olduğuna dair asılsız söylemler, çeşitli çapta itibar süikasti girişimleri, barajı aşamayacağına dair söylemler, "şunun bunun adamı" gibi iftiralar gecikmedi. "oyları bölüyor" iddiaları ise bu iddialardan şüphesiz en komik olanıydı.
o ise bunların hiçbirine aldırış etmeden, cumhurbaşkanlığı için kendini aday göstermek yerine, tüm türkiye'nin sevdiği ve üzerinde birleştiği bir ismi aday göstererek oyları bölmek değil, bilakis birleştirmek niyetinde olduğunu ortaya koydu. ancak entrikaların anavatanı sayılabilecek, demokrasiden nasbini alamamış insanların diyarı olan bu topraklarda, ne sağcısının ne de solcusunun yalan ve iftiralarının bir sonu gelecek gibi görünmüyordu.
her şeye rağmen, emin adımlarla yürüdüğü bu yolda bir çok vatanseverin dikkatini çekmeyi başardı. türkiye'nin bugün gelmiş olduğu çöküş tablosunda iktidar kadar muhalefetin de payı olduğunu gösterdi. türkiye'nin sessiz sedasız işgal edilişi karşısında, hem iktidara karşı, hem de birlikte yaşamayı öneren raporlar hazırlatan muhalefete karşı en sert çıkışı yapan isim oldu. evet, o ismin adı ümit özdağ idi.
ancak bu coğrafyada doğru söyleyeni dokuz köyden kovarlardı. nitekim, faşist ve ırkçı olduğuna dair asılsız söylemler, çeşitli çapta itibar süikasti girişimleri, barajı aşamayacağına dair söylemler, "şunun bunun adamı" gibi iftiralar gecikmedi. "oyları bölüyor" iddiaları ise bu iddialardan şüphesiz en komik olanıydı.
o ise bunların hiçbirine aldırış etmeden, cumhurbaşkanlığı için kendini aday göstermek yerine, tüm türkiye'nin sevdiği ve üzerinde birleştiği bir ismi aday göstererek oyları bölmek değil, bilakis birleştirmek niyetinde olduğunu ortaya koydu. ancak entrikaların anavatanı sayılabilecek, demokrasiden nasbini alamamış insanların diyarı olan bu topraklarda, ne sağcısının ne de solcusunun yalan ve iftiralarının bir sonu gelecek gibi görünmüyordu.
her şeye rağmen, emin adımlarla yürüdüğü bu yolda bir çok vatanseverin dikkatini çekmeyi başardı. türkiye'nin bugün gelmiş olduğu çöküş tablosunda iktidar kadar muhalefetin de payı olduğunu gösterdi. türkiye'nin sessiz sedasız işgal edilişi karşısında, hem iktidara karşı, hem de birlikte yaşamayı öneren raporlar hazırlatan muhalefete karşı en sert çıkışı yapan isim oldu. evet, o ismin adı ümit özdağ idi.