mustafa armağan – Muhalif Sözlük
muhafazakar kesimin gayr-i resmi tarihçisi denilebilir. bir kere sohbetine katılma fırsatım olmuştu ocakta. bilgi birikimi yüksek seviyede olmasına rağmen hitabet sıkıntısı yaşamaktadır.bizim kartel medyada murat bardakçı kadar popüler olamamasının ilk sebebi muhafazakar camiadan olması ikinci sebebi ise hitabet sıkıntısıdır.şu sıralar bülent arınç'ın da üniversitelilere tavsiye ettiği zaman gazetesinde yazmaktadır.aman gençler mustafa armağan'ı internetten takip edin zaman gazetesi boş beleş.bakmayın siz bülent arınça bu ara onların kimyası bozuk.neyse konuyu dağıtmayalım.

son kitabı "Kazım Karabekir'in Gözüyle Yakın Tarihimiz" "19 Nisan 1919'da Trabzon'a çıktım " sloganıyla kitap raflarında buldu kendini.ve bu kitap ve yazarı mustafa armağan genelkurmaydan muhtıra yedi.genelkurmayda anladı artık siyasilere bırak darbeyi muhtıra bile veremiyorum.bari tarihçilere diş geçireyim.sizin resmi tarihinize karşı bizim alternatif tarihimiz var arkadaş! siz hala milleti bandırmanın pusulası yoktu, kırık döküktü diye kandırın.biz yutmayız ! geçelim.

18 Martta bir köşe yazısında şuna benzeyen satırları çok hoşuma gitmişti ;" sarıkamış faturasını envere kesiyorsanız, çanakkale savaşında enver paşanın hakkını verin!" evet tarafsızlık budur diyorum.

hasılı iyi bir tarihçidir, takip ederim, severim.
bir konferansına katılmıştım sırf kalabalık gözüksün diye. popüler tarih yazarlığı yapıyor kendileri. ayrıca cemaat de iyi reklamını yapmadı değil. kendi yazdığı kitabını değil de çevirdiği bir kitabı adet yerini bulsun diye imzalatmıştım.

abdülhamid'in kurtlarla dansı kitabı en popüler kitabıdır.

not:konferansları ücrete tabidir. karşılıksız iş yaptıkları nerde görülmüş.
ilahiyatta nihat hatipoğlu ne ise tarihte mustafa armağan o dur. para ortak dilleridir.onsuz hiçbirşey yapmazlar onlar için Allah rızası kavramı yoktur. Tarihçiliği ortaokul seviyesindedir.popüler tarih ve abdülhamid pazarlamacılığından para kazanmak milli ülküsüdür.malum cemaatin tarih bakışını oluşturmaya çalışır.
o kadar bilgi birikimi yüksek ve süper bir muhafazakar ki sevr'e barış anlaşması deyip eleştirenlere çıkıştığı bir de makalesi(!) vardır.
Abdülhamid'in Kurtlarla Dansı kitabı ile gençlerde özellikle de ben de bir yüksek bir Abdülhamid duyarlılığı oluşturmuş tarihçi yazar.
alternatif tarih çalışmalarının zaman gazetesi destekli ocak başkanı.onun kitaplarına paralar sarf etmektense daha değerli tarihçilerin ellerini öpmeyi hatta ayaklarını öpmeye razıyım.tarihçi falan da değildir sadece ergenken komünist hocalara karşı belge niteliğinde gösterebilir akademik değeri yoktur gözümde.bilindik ama bilmediğimiz tarihi popüleriteyi kullanarak pazarlıyor sadece.Ağabeyleri gibi unutulup gidicektir.
tarih bilgisi standart bir homoerbakanus'tan daha kötü olan, zır cahil, kara cahil bir adam.

kitaplarının içeriği başlıkları kadar sansasyonel değil. satılık imparatorluk mesela. insan, başlığı ve yanar dönerli kapağı görünce osmanlı'nın kime, kaça, nasıl satıldığını merak edip, "bir kere olsun şaşırt beni bebeğim" demekten alıkoyamıyor kendisini. lakin sonuç hep aynı.. sıfıra sıfır, elde var sıfır. ne bir orijinal bilgi, ne bir delil, ne bir belge.. ama hep aynı terane, hep aynı geveleme. tasnifsiz, metotsuz derlemeler. hepsini geçtik bir nebze olsun edebiyat istiyor insan, fakat o da yok. yok oğlu yok.

hasılı, mustafa armağan ne bir necip fazıl olabiliyor, ne de bir kadir mısıroğlu. pucca desen, hiç değil. hali duman.
onu yücelteni, ciddi bulanı ve değer vereni mallıkla itham ettiğim köşe yazarı. bu onun kendi tezinde boğulmasından mütevellit serdedilmiştir. üstüne bir de vatan hainidir.

21. yüzyılı idrak ederken hâlâ "sevr barış projesidir, atatürk de nutuk'unda böyle der." güzellemesinde bulunması sayısız kötülük bildiren sıfatı şahsında mezcetmesinin hikmetli bir dışa vurumudur. birilerinin bu pek akıllı beyfendiye tarihte ve halde "savaş" antlaşması diye bir antlaşma türünün olmadığını utandırmadan söylemesi lazım gelir.

meraklısı için "urfalı bir anne-babanın çocuğu olarak Cizre’de doğdu"ğu ilave malumattır.