türk ocakları – Muhalif Sözlük
türk ocakları 1912 yılında kurulmuştur, yani cumhuriyet'ten daha önce. türk ocakları batı'da ortaya çıkan milliyetçilik akımının osmanlı topraklarındaki geç yansımasının en önemli ürünlerinden biridir.kuruluşunda ali canip yöntem, ömer seyfettin ve ziya gökalp gibi ulusçu aydın ve yazarları da bünyesinde barındıran türk ocakları, çağlaşlaşmanın, bilimsel düşüncenin ve türk aydınlanmasının önderliğini üstlenmiştir. üyesi olan yazar ve düşünürlerden de anlaşılacağı gibi dil, fikir ve edebiyat üzerine de önemli çalışmalar gerçekleştirmişlerdir.sözü edilen yazarların dil düşüncelerini yansıtan yayınlar yapmışlar, dildeki dualiteyi - aydınların ve halkın iki farklı dil kullanması halk lehine bozan bir çizgi takip etmişlerdir.bu ocağın üyeleri daha çok genç kalemler dergisinde de yazmışlardır. türk ocakları ile ilgili bilimsel ve doyurucu bilgi için iletişim yayınlarından çıkan türk ocakları kitabını okuyabilirsiniz.
başındaki adam (u: nuri gürgür) yüzünden açılımlara destekvari açıklamaları bulunan ve şu an akp'ye yakın bir görünüm sergileyen, biz ülkücü nesil için ittihat-terakki localarından sonraki ilk ocaklarımızdır.
Osmanlıcılığın ve ümmetçiliğin çökmesinin ardından milletimizin tek kurtuluş çaresi olarak görülen Türkçülüğün ilmi ve fikri oluşumu için hayati görev üstlenmiş olan tarihi bir akademik kuruluş.
bu baktığımızda türk ocakları türklerin, türkçülüğün ocağıdır.ancak iktidarın zaman zaman vurguladığı türkçülüğe karşıyız saldırıları karşısındaki tepkisizliğine anlam veremediğim kurumdur.
genel merkezi türkocağı caddesi'nde, ankara şubesi de gmk bulvarı üzerinde, maltepe civarındadır. genel başkanı: nuri gürgür, onun yardımcısı: prof. dr. orhan arslan, genel sekreteri de: prof. dr. orhan kavuncu'dur.

sadi somuncuoğlu'ndan galip erdem'e, ziya gökalp'ten mustafa çalık'a, özcan yeniçeri'den yusuf akçura'ya, yahya kemal'den necip fazıl'a kadar yakın tarih ve bugünün tanınmış milliyetçi simaları bu ocakta muhakkak görülmüştür.

herhangi bir siyasi partiye yakınlığı-uzaklığı da söz konusu değildir. siyaset-üstü bir kurumdur vesselam.
neredeyse hergün gittiğim yerdir...nevzat kösoğlu yazdığı kitaplar ise tamamen kendisini bağlar, Türk ocaklarının resmi yayın organı değildir kendisi ve tepki almıştır. türkçülüğün esaslarının çok iyi şekilde öğrenebileceğiniz mekan.güvenli ve seviyelidir.
bir iki tane şubesi dışında herhangi bir işlevi kalmamış nostaljik bir ocak.vilayette dirilsin diye çok uğraştık,derledik toparladık buyrun dedik yine olmadı.
miadı dolmuş,toplumsal karşılığı kalmamıştır.
ülkücü camiada "okul" görevini üstlenecek yegâne kurumdur. dönem dönem aksayan tarafları olmuştur ancak bu onun yüz yıllık birikimini silmek için yeterlki değildir. bu duruma atsız ata'dan cevap niteliğinde bir sözle açıklığa kavuşturmalıyız ki;
(b: bir insanın tek bir sözüne, bir eskrimcinin bir hamlesine, bir kumandanın bir muharebesine bakarak da hüküm verilemez. hüküm vermek için o insana, o sporcuya, o kumandana topyekûn bakmak gerekir. atatürk'ün büyük kumandan olduğunda kimsenin şüphesi yoktur. ama birinci cihan savaşı'nın sonunda suriye'de yenildi. gazi osman paşa da büyük kumandandır. o da yenildi. hem de tutsak düştü. bunlarla atatürk'ün ve gazi osman paşa'nın büyük kumandan olmak vasfı gider mi? gitmediğine en büyük senet, moskof çarı'nın gazi osman paşa'ya kılıçla gezmek müsaadesini vermesi, i̇ngilizlerin de çanakkale savaşı hakkındaki resmi tarihlerinin başında atatürk'e yaptıkları ithaftır.) bu yeterli olur sanırım.