konuyla alakalı şu açıklamayı yapmıştık.
Gerek 12 Eylül referandumunun akabinde, gerek 12 Haziran genel seçimlerinin sonrasında
ülkemizin yaşadığı olaylar, Türk milliyetçilerinin öngörülerinin gerçekliğini gözler önüne sermiştir. Haburda, herhangi bir pişmanlıkları bulunmadığını belirtmelerine rağmen, hatta önderimiz diye tabir ettikleri köpek sürüsünün başı Aponun talimatıyla geldiklerini söyleyen elleri Mehmetçik kanına bulaşmış hainlerin ayaklarına kadar gidilip affedilmelerinin sağlandığı henüz hafızalarımızda canlılığını korurken, devletin bölünmez bütünlüğüne karşı işledikleri suçları sabit olan, bu suçlarından vazgeçmek yerine Türk polisini tokatlamak cüretinde bulunan yüzlerinde meymenet bulunmayan hainler meclis koridorlarına taşınırken, terörle mücadelede gösterdiği kahramanlıkları, Kutsal Türk Devletine olan sadakati, Türklüğü ve Türklüğe olan bağlılığı tescilli olan Engin Alan Paşanın şahsi garezler yüzünden Silivride tutulması, devleti yöneten erkin ihaneti meşrulaştırırken, Türklüğe sadakati cezalandırdığını gören gözlere göstermiştir.
Ağızlarından demokrasi, halkın iradesi gibi söylemleri düşürmeyenler halkın oylarıyla milletvekili olmaya hak kazanmış bir kişiyi asılsız suçlamalarla cezaevinde tutarak bu söylemlerinde ne kadar samimiyetsiz olduğunu bir kez daha ispat etmiştir. Cezaevlerini taşmedrese bilen bir davanın mensupları olarak Engin Alan Paşanın asılsız suçlamalarla Milletvekili olunmasının engellenmesini kınıyor, hiçbir şart ve durum dahilinde Türk Devletinin bölünmezliği ve Türklüğün yücelmesi için verdiğimiz mücadeleden bir adım bile geri durmayacağımızı belirtiyoruz.
Gerek 12 Eylül referandumunun akabinde, gerek 12 Haziran genel seçimlerinin sonrasında
ülkemizin yaşadığı olaylar, Türk milliyetçilerinin öngörülerinin gerçekliğini gözler önüne sermiştir. Haburda, herhangi bir pişmanlıkları bulunmadığını belirtmelerine rağmen, hatta önderimiz diye tabir ettikleri köpek sürüsünün başı Aponun talimatıyla geldiklerini söyleyen elleri Mehmetçik kanına bulaşmış hainlerin ayaklarına kadar gidilip affedilmelerinin sağlandığı henüz hafızalarımızda canlılığını korurken, devletin bölünmez bütünlüğüne karşı işledikleri suçları sabit olan, bu suçlarından vazgeçmek yerine Türk polisini tokatlamak cüretinde bulunan yüzlerinde meymenet bulunmayan hainler meclis koridorlarına taşınırken, terörle mücadelede gösterdiği kahramanlıkları, Kutsal Türk Devletine olan sadakati, Türklüğü ve Türklüğe olan bağlılığı tescilli olan Engin Alan Paşanın şahsi garezler yüzünden Silivride tutulması, devleti yöneten erkin ihaneti meşrulaştırırken, Türklüğe sadakati cezalandırdığını gören gözlere göstermiştir.
Ağızlarından demokrasi, halkın iradesi gibi söylemleri düşürmeyenler halkın oylarıyla milletvekili olmaya hak kazanmış bir kişiyi asılsız suçlamalarla cezaevinde tutarak bu söylemlerinde ne kadar samimiyetsiz olduğunu bir kez daha ispat etmiştir. Cezaevlerini taşmedrese bilen bir davanın mensupları olarak Engin Alan Paşanın asılsız suçlamalarla Milletvekili olunmasının engellenmesini kınıyor, hiçbir şart ve durum dahilinde Türk Devletinin bölünmezliği ve Türklüğün yücelmesi için verdiğimiz mücadeleden bir adım bile geri durmayacağımızı belirtiyoruz.