beyazı tarif etmek için "siyah olmayandır" demek basitliğine düşen zihniyetin,kendini üzerinden tarif etme telaşına düştüğü türk milliyetçiliği'nin yaşatılması konusunda kıyası olmayan ocak(izah edeyim trabzonsporluysam trabzonspor'u överim, fenerbahçe'yi yermem aksi durum aciz bir komikliktir).
bunun yanında mhp üst yönetiminin yaptığı ahlaksızları bizzat cezalandıran ocak, metin çobanoğlu'nun kendisini bulamayıp aracını darmadağın edip 3 gün boyunca sahibinin alamamasına sebep olan gençlerin bulunduğu ocak.
iş demogojiyse en alasını yapacak binlerin, iş ajitasyonsa feriştahını yapacak on binlerin, iş icraatsa emir geldiği takdirde her türlüsünü yapacak yüzbinlerin bulunduğu, bin, onbin, yüzbin gibi rakamların insan bazında karşılığını görememiş olanların peynir gemisine benzemeyen ocak.
ganita'da esrar çekip derin yapıların gazıyla "icraat" yapan kafası güzel kahramanları içerisinden çıkarmayan ocak. zat-ı şahanelerinin ifadesiyle "birlerinin sürmediği" ülkü bahçesi.
özel değerlendirmelerin genele tekabül etmeyeceğini bildiğimden sayacağım 3 vilayette hangi torbacının, hangi keşin, hatta hangi kardeşi 50 liraya fuhuş yapan "reis"in hangi minik gençlik kollarında bulunduğunu belirterek bir minik yapıyı topyekün kötüleyemem fakat fikri manada ve eylemsel bazda yurdumun üstünde en son tüten "ocak"ın ülkü ocakları olduğunuda ifade etmek bir hakkın iadesidir.
hatırdan değil, sadırdan konuşanların, kendisini başka bir olgu üzerinden ifade etme telaşına düşme aczinde olmayanların yerebileceği ocak.
ülkü'nün ocağı...
bunun yanında mhp üst yönetiminin yaptığı ahlaksızları bizzat cezalandıran ocak, metin çobanoğlu'nun kendisini bulamayıp aracını darmadağın edip 3 gün boyunca sahibinin alamamasına sebep olan gençlerin bulunduğu ocak.
iş demogojiyse en alasını yapacak binlerin, iş ajitasyonsa feriştahını yapacak on binlerin, iş icraatsa emir geldiği takdirde her türlüsünü yapacak yüzbinlerin bulunduğu, bin, onbin, yüzbin gibi rakamların insan bazında karşılığını görememiş olanların peynir gemisine benzemeyen ocak.
ganita'da esrar çekip derin yapıların gazıyla "icraat" yapan kafası güzel kahramanları içerisinden çıkarmayan ocak. zat-ı şahanelerinin ifadesiyle "birlerinin sürmediği" ülkü bahçesi.
özel değerlendirmelerin genele tekabül etmeyeceğini bildiğimden sayacağım 3 vilayette hangi torbacının, hangi keşin, hatta hangi kardeşi 50 liraya fuhuş yapan "reis"in hangi minik gençlik kollarında bulunduğunu belirterek bir minik yapıyı topyekün kötüleyemem fakat fikri manada ve eylemsel bazda yurdumun üstünde en son tüten "ocak"ın ülkü ocakları olduğunuda ifade etmek bir hakkın iadesidir.
hatırdan değil, sadırdan konuşanların, kendisini başka bir olgu üzerinden ifade etme telaşına düşme aczinde olmayanların yerebileceği ocak.
ülkü'nün ocağı...