ülkücü

başlık altındaki tanımlamaları bir iki istisna hariç ütopik tanımlar olan kişiler..

tarihin kıvrana kıvrana kabul etmek zorunda kaldığı müthiş silah...

Omü'de bir eğitim bilimleri dersi
Abdulnasır Bayram(Hoca): .... aslında her öğretmen aynı zamanda bir idealist olmalıdır. o idealist sözcüğünün Türkçesini kullanamıyorum siyasi algılanır diye, var mı bilen?
-ülkücü hocaam!
-Evet nerede kalmıştık

su an haber arz sitemizde birkac yazar arasinda hummali bir alperen-ulkucu kavram tartismasi var ki renkli ve objektiflik acisindan guzel ama milliyetci camia acisindan bostur. hersey bitti simdi bu cikti karsimiza. bana hep istanbul fethedilirkenki ayasofya papazlarinin hala meleklerin cinsiyetini tartismasini hatirlatiyor.

alperenlik de ulkuculuk de siyasi kavram olmazdan evvel birer sifat veya kimlikti zaten. biri (u: ulkucu) 100 yillik, digeri (u: alperen) 800 yillik. yani bos is; ulkucu`nun tanimini alperen`den farkli kilmak. ben denedim zamaninda ayirmayi ama bi yarari yok. neresinden bakarsaniz bakin sonuc ve cikilacak yol ayni! iclerini doldurmadiginiz ya da temsil edemediginiz muddetce ikisi de `similar`.

ben de ucuncu bir kardes turettim bu iki kavrama:

(bkz:musluman ulusalci) (u: gb)

sürekli aşşağılanmak zorunda olan insanlardır...nedende anlamam,elin bölücüsüne hayvan muamelesi yapmak yerine baştacı ederde,elin gavurunu kendine efendi ederde neden kendi evladına faşist,kıro,hayvan muamelesi yapar insan?

Bu kadar mı yabancılaştık?
Bu kadar mı uzaklaştık özümüzden?
Bu kadar mı unuttuk kendimizi?

Biz ki varoluş savaşını sıfırdan kazanan bir neslin evlatlarıyız!
Biz ki tüm avrupanın düşman bildiği bir milletin evlatlarıyız!
Fakat ayrıca biz bir kültürüz,kültürümüzle vardık,var olacağızda...

Eğer ülkenizi seviyorsanız ve hayatınızı burda tamamlamak istiyorsanız,bu uğurda ölecek kadar seviyorsanız şunu sakın unutmayın:

ülkenize,insanınıza,kültürünüze,tarihinize sahip çıkın...

Günün birinde birisi bayrağımızı ayaklar altına almaya kalkarsa,milletimizin canına kast ederse,ülkemizin sonunu beklerse bize ne satılmış tayyip ne ağlak fethullah ne de diğer işbirlikçiler yardım etmeyecek.

yine biz olacağız yine ülkücüler meydanda olacak. gerçi öyle bir savaş ortamında ülkücülere sövenlerinde tek tek ''abi bende ülkücüyüm'' diyeceğinden eminim.

Milletimiz bitmedikçe ülkücülük bitmez. Kürşad , Milli Kıyam (Basmacılar), Kuvvay-ı Milliye ne ise ülkücülük odur. Siyaseten iktidara gelmesi şart değildir. Mahallenin başı sıkışınca "(b: Neredesiniz, kurtarın ağbi)" dediği kabadayıdır. Bir yanı hep çocuk, diğer yanı Deli Dumrul'dur. Hem Alp'tir, hem de basit bir Molla'dır. Hayalcidir; önce Türk dünyasını, bilahare islam dünyasını akabinde ise dünyaya nizam vermeyi ülkü edinmiştir. Evliya menkıbelerini gerçek sanıp, onlarla kendini terbiye etmeye çalışırken, kendinden alimi görünce karşısında saygı ile eğilecek kadar da kendini bilir. şeytanlığa, ince siyasete aklı ermez. Tartışmadığı tek şey, dini husustaki bilgiler/değerlerdir. Bu yüzden daha kolay kandırılır. Kurnazlığı, ancak köylü kurnazlığı kadardır. Can vermeyi, buna karşılık birşey almamayı bilirler. Fikri temeline gelince; imam Maturidi'den şah ismail'e, Zeki Velidi Togan'dan ömer Muhtar'a, Ebu Hanefi'den Mehmed Akif'e, Necip Fazıl'dan Nihal Atsız'a... hepsini de okur, öğrenir, ırki ve mezhebi ayrımda bulunmaz. Adalet ve devletin güçlülüğü en arzu ettiği şeylerdendir. Sığ görünür, lakin hakkı ayıracak bir vasıf sahibidir. Maalesef, lider takıntısı da vardır. Lider olmazsa ##2496'da çok güzel ifade edildiği gibi çil yavrusu gibi dağılır. Kısaca Türk'ün delioğlanıdır. Sosyal adaletten yana olması sebebiyle, ne komünist'tir ne de kapitalist. Kapitalizm'le mücadele; süreci önce komünist tehlike, sonra sisteme adapte edilme gayretleri neticesinde gecikmiştir, yeni başlıyor. (u: 1968'deki hedeflerdendir)

buna dayanaraktan 60-70'lerdeki fırtınalı yıllarımızda komunist tehlike yüzünden liberalizme ve kapitalizme ertelediğimiz kin ve kavgamızı yeniden hortlatmayan "(b: ben ülkücüyüm)" dememelidir!

ben ülkücüyüm!

ülkücü, karabağ’daki çilenin, hocalı’daki katliamın, kerbala’daki vicdansızlığın, kerkük’teki zilletin, doğu türkistan'daki cinayetlerin alacaklısıdır.

devlet bahçeli.

Son örneğini dedemdir diyeceğim ancak onun da Devlet Bahçeli yüzünden artık kendisine ülkücü bile demediğini, vaktinde ülkücü olduğu için hapis yatmasına rağmen şimdilerde MHP'nin adını dahi anıldığı zaman konuyu değiştirdiğini düşünürsek, durum çok kötü beyler çoook...

fazla ideolojik tanımlamaya gerek yok,toplumda referans insan olmak zorunluluğu olan kişidir.

Toplumdaki gevşek insanların mizah malzemesi olmuştur maalesef. 21.yy'ın en kaliteli insan tipi ''cecece''lerle, ''40
yapar''larla, ''piskevüt''lerle toplumun gözünde küçük düşürülmeye çalışıldı ve kısmen başarıldı.

Dini için can verse de işkence çekse de adam vursa da hala fatiha bilmemekle şuçlanabilen insanlardır.