üstü mekke altı paris – Muhalif Sözlük
deyimleşmiş tepki cümlesidir. başını kapatan ve fakat tesettürün baş kapatmayı değil daha geniş bir ifade olan örtünmeyi emrettiğini unutan ne idüğü belirsiz bayanlar için kullanılır. örnekleri çoğaltmak mümkündür. başta eşarp altta tayt, başta eşarp altta kısa etek, başta eşarp altta vamp bir duruşla ben dişiyim diye haykıran topuklu ayakkabı, başta eşarp yüzde palyaço edasında makyaj v.s v.s.

tabi bu deyim de artık kalıp değiştirebilir nitekim artık üst kısma da "mekke" tanımlaması yapmak haksızlık olacaktır. daha doğru bir ifadeyle eiffel kulesi denebilir.(u: müstehzi gb) ya da echarpe, vakko, escada, emilio pucci, burberry, aker logolarını muntazam biçimde en görünebilecek kısma yerleştirip iki metreden burun deliğini sızlatacak kadar parfümle tak tuk sesleri eşliğinde sokakta salınanlar için de "mekke" sözcüğünü değiştirmek icab ediyor.

güncel formları da mevcuttur her ne kadar bu deyim görünüşü ele alsa da, başı kapalı ama evde porno izleyen kız, başı kapalı ama bilmem ne yapan kız, başı kapalı ama başı açıklara taş çıkartan kız falan filan şeklinde. (u: biliyorum, şahitlerim var!)

yeter (u: amk) b.k ettiniz tesettürün anlamını diyesimin gelip de bunun mevcutlar içinde en kibar şekilde formlaştığı deyimdir de ayrıca. ha bir de bu tiplerin tesettürü niye erkekler konuşuyor tribi vardır ona da siz sahip çıkaydınız biz konuşmak zorunda kalmazdık yanıtı verilebilir, uygundur.

a) tesettür, müslüman kadının kimliği, duruşu, islamoğlu'nun deyimiyle toplumda dişiliği ile değil kişiliği ile yer almasını sağlayan yegane unsurdur.
b) tesettür islam'da yoktur, çağın gerçeği modadır.

lütfen bu deyimin işaret ettiği bayanlar ya a şıkkına göre ya b şıkkına göre bir tipe bürünsünler. yeminle mide travmaları geçiriyorum bu arkadaşları gördükçe. (u: böyle bir dil kullanımı da o yüzden)
bütün seçkinliklerini, biricikliklerini soyunup başlarında bir kumaş parçası ile kalabalığa karışıp, kalabalık olanlar onlar..

şuh adımlarıyla zînetlerinı saçan ve kurtların inmeğe tenezzül etmedikleri sokaklarda zînetlerini kuşlara yem edenler onlar..

evlerinin mahremiyetinden boşanmış bedenlerini, sokaklara ve şuuraltlarındaki fetişlerine sunanlar onlar...

yalanı yanıltmayı başaramamış olanlar, yalanı başlarına bir kumaş parçası halinde bir zillet nişânesi olarak taşıyanlar onlar...

hakikatte bir metrekare bez parçası değildi o bahse konu alâmet, lakin başka birşeymiş gibi de davranmayanlar onlar..

oysa...

onlar başlarını örtenler, örtünenler değil...

örtünenler başlarındaki örtünün sır dolu nimetlerini bilenlerdir, sır dolu nimetlerinin bereketini bilenlerdir.


örtünenler, örtünmeyi seçenler değil, "örtünmeğe seçildiğini" bilenlerdir...

suffiyun, dramatik ama saklı bir derdimizi başlığa taşımış, iyi de yapmış..

uzunca zamandır başörtüsü ülkemizde ilahiyatın değil, sosyolojinin ve siyasetin bir argümanı hâline gelmiştir, acıdır.. bu başlık bunun teyididir...
bir yerde bir ortamda bu tarz bir insanla karşılaştığınız zaman yanınızdaki, etrafınızdaki arkadaşlarınızca bunları mı savunuyosunuz (u: amk )diye eleştirilmeniz mümkündür..

beğenilme isteği ve başörtüsünün çeliştiğini biri varsa diğerinin olamayacağını en azından olmaması gerektiğini anlayamıyorlar mı yoksa anlamak mı istemiyorlar..büyük bi kafa karışıklığı var ortada bende de var onlarda da..
altı kaval üstü şişhane diye tanımladığım gruptur..

vücut hatlarını belli etmeyen tunik çıkaran firmanın bir ürün bile satamamış olur, elinde kalan mallar nedeniyle iflasın eşiğine gelirken; belden, sağdan, soldan oturtmalı, vücudu sımsıkı saran tunikler yok satmaktadır güzel ülkemde.

Buradan sesleniyorum, diğer kızlardan tek farkınız başınıza tesettürü indirgediğiniz o bez parçasıysa takmayın kardeşim onu da, takmayın ya.. b.k mu var, n'oluyo takınca kendinizi dindar mı hissettiriyor?
size bir itirafta bulunayım kızlar, bu şekilde ben dahil bir çok erkeği "tahrik" ediyor, fantaziler kurmalarına sebebiyet veriyor ve yeminle çok büyük günaha giriyorsunuz.

tesettürlü insanları elalemin ağzına sakız ettiniz, allah sizi bildiği gibi yapsın...
Baş örtmek bir dinî emirse de; bir vakar, sakınmaya, takvaya tekabül ettiği ölçüde anlamlıdır. örtülü bazı hanımların yaban gözden emin olma, bana ilişme deme hâlini işaretlemediği için söylenen argo.

Bush gibi islam Dünyasına harp ilân etmiş birinin Ortaköy Camiisini arkasına alıp söyledikleri kadar bile inandırıcı olmadıklarını düşündürten kılık-kıyafetteki kızlar için söylenen 'altı kaval, üstü şeşhane' deyiminden mülhem bir söz.