durmuş hocaoğlu – Muhalif Sözlük
hem almanca,hem Fransızca bilen Arapça,farsça,Osmanlıca bilen doğuyla batıyı iyi mecz edip kavgasını ve sentezini yapan eski aristokratların yerine konabilecek nadir insanlardan. sitesinin en kısa zamanda açılmasını bekliyorum .
mezartaşının önüne yerleştirilen küçük bir mermer parçasında şu yazılmış:
"Size layık talebeler olmak ümidiyle Hocam...."

ölüm yıldönümünde ilim Babamız Durmuş Hocaoğlu'na ithâfen...

----------------------------------------------

(i: Sizin hiç babanız öldü mü?
Benim bir kere öldü, kör oldum.
Yıkadılar, aldılar, götürdüler.
Babamdan ummazdım bunu kör oldum.
Siz hiç hamama gittiniz mi?
Ben gittim lambanın biri söndü
Gözümün biri söndü kör oldum.
Tepede bir gökyüzü vardı yuvarlak
Söylelemesine maviydi kör oldum
Taslara gelince hamam taslarına
Taslar pırıl pırıldı ayna gibiydi
Taslarda yüzümün yarısını gördüm
Bir şey gibiydi bir şey gibi kötü
Yüzümden ummazdım bunu kör oldum
Siz hiç sabunluyken ağladınız mı?)

Cemal Süreyya
adına bakmayın.. O hiç hakkı, hakikati, ilmi ve samimiyeti haykırırken durmadı ki! durduğu nokta allah'a ve resulüne, bir de çok sevdiği vatanına teslimiyetti.. ve Sadece hocaoğlu değil, hocaların da hocası idi o...en verimli çağında, kendisine en çok ihtiyacımız olduğu anda rabbine yürüdü.. tam 1 yıl oldu ama ne kendisi ne de öğretileri dilimizden düşmedi... etrafıma baktığımda, onun çizgisinde inşallah bu nesilden, bu gençlikten bir "durmuş hoca" daha çıkacak diye ümidle beklemekteyim...Ruhun şad olsun biricik hocamız..
haberarz.com'da kendisi adına köşe açılıp haftalık olarak, makalelerinden bizlere seslnmeye devam eden merhum hocamız, münevverimiz.
kendisi ile tanışma şerefine nail olamadığım ve gazi üniversitesi'nde gerçekleştirilecek olan sempozyuma katılmadan önce gönderdiği makaleyi okuduktan sonra kendisini beklerken ölüm haberini aldığım türk milliyetçiliğinin mütefekkiri.
ab ile ilgili yazdığı makalesini okuduktan sonra şu an ülkemizin içinde bulunduğu durum ile ilgili gerçek bir bakış açısına sahip olduğumu görmüş oldum. rahmetle...

"ecel dedikleri şey erlerin kevseridir;
gözünü kırpmadan iç, içme çağı erince. "
yazılarında ileri görüşlülüğü ve hala bugüne seslenmeyi başarabildiğini gördükçe onun ne kadar büyük bir mütefekkir olduğunu her zaman hayranlıkla yad ediyorum.

keşke ömrü vefa etseydi de bize 2. ziya gökalp olabilseydi!
Milliyetçi bir partinin iktidar olduğu bir dönemde "siyasi milliyetçiliğin iflası" başlıklı bir dizi makale kaleme alacak ve yine aynı milliyetçi partinin "bu ülkeyi kürt-türk birlikte kurduk", "biz ne kadar türksek o kadar kürdüz" gibi söylemlerini fantezi olarak niteleyebilecek kadar yürekli bir tenkid üstadı.
Odasındaki derslerimizde "Arkadaşlar sizi düşünce dünyasının yüksek sosyetesiyle tanıştıracağım." diyen entellektüel seviyesi, felsefî derinliğiyle zirvelerde pervaz eden Türk milliyetçiliğe, Türk milletine aşık bir alperen!
ülkemizde bir tane daha kendisi gibi derinlemesine ve çok yönlü felsefeci göremediğim aydınımızdı. güvenilir analizler yapabilecek, aynı zamanda hafızlığından kaynaklanan bilgi deryası kuvvetli hafızası ile temiz milliyetçiliğini araştırmacı ve entellektüel karakteriyle harmanlayabilecek kaç büyüğümüz kaldı ki şu an?
Türk Yurdu'nda çıkan Türk Milliyetçiliği'nin En Mühim ihtiyacı: öz-Eleştiri başlıklı makalesiyle her cümlesinde yüzümüzü kızartıp kızartıp bozartan, değeri adam olmaya karar verdiğimizde anlaşılacak olan ulu bilge.