fatih terim

deha bir teknik adam. imparator. bizim için çok önemli olan 3 eylül 2015 türkiye letonya maçı için formunun zirvesindeki cenk tosun'u kadroya bile almayan, bindirmeleriyle oyuna girdikten sonra nefes aldıran şener özbayraklı'yı yedek başlatan kişi. neyse, sıkıldık ülkece bu tarzdan. siyasette de, sporda da. kalite, teknik, öngörü, beceri istiyoruz. fatih terim'de bunların hangisi var? hiçbiri yok. lider karizması deyu teşne olunan anlamsız bir özellik var sadece. türk yurdu, türk refahı, kalkınması, sanatı ve de sporu bu asrın illüzyonu ile gelişecek değil.

Galatasaray spor kulübünce haklı gerekçelerle görevine son verilip, tez zamanda milli takımda ki görevinden de uzaklaştırılması sonucunda azalarak bitmesini ümit ettiğim antrenörümsü.

(bkz:bir ümit özat değil)

yeşil sahaların tatlı cadısı, altı yemelerin mimarı ve üçüncü kez kovulan imparator(!)

fenerbahçe'ye sempati duyan ama genel manada kulüp tutmayan(tutamayan) biri olarak açıkça diyebilirim ki; fatih terim türk vatanının yetiştirdiği en iyi teknik direktördür.

(i: ''şehitler verilirken ben çıkıpta futbol konuşmam'') diyerek gönlümde yer etmişti. milli takıma en çok o yakışırdı.
ayrıca fatih terim'in milli takımı, galatasaray'a döndereceğini sanmıyorum. eğer böyle bir zihniyeti olsaydı, daha önce yaptığı milli takım teknik patronluklarında bunu yapardı. 2008 avrupa kupasında mücadele ettiğimiz ve yarı final oynadığımız dönemde, milli takım kadrosunda başarılı gördüğü herkesi almıştı. kimseye sansür uygulamamıştı. fenerbahçe'nin yedek kulübesinde unuttuğu uğur ve semih'i alıp, avrupa'da yıldızlaştırmıştı.

ayrıca milli takıma kimin çağırdığınında bir önemi yok. (b: milli takım sprocunun vatani görevidir). zaten red edemezdi. milli takımı red etmek, vatana ihanetir. biz mesut özil'e o yüzden ''vatan haini'' diyoruz. yoksa mesut'u tanımam etmem ama milli takımı reddederek hain olduğunu kanıtladı.
duyanda fatih hocanın akil adam olup, şehir şehir gezip pkklıları savunduğunu sanır. fatih hoca böyle bir şeyi kabul etmedi, o tertemiz şehit kanlarıyla sulanmış ay-yıldızı kabul etti.
teknik direktörlükten zerre anlamam ama benide milli takıma çağırsalardı, koşa-koşa giderdir. milli görev geri çevrilmez.
giyerdim ay-yıldızlı eşofmanlarımı, çıkardım takımımın başına, toplardım futbolcuları etrafıma ve unutulmaz nutkumu çekerdim.
(i: ''eyy vatan evlatları, eyy mübarek türk analarının kahraman çocukları. hattı müdafa yoktur, sathı müdafa vardır, o satıhta bütün sahadır! düşmana sahayı dar etmezsek, ahirette şehitlerimizin yüzüne nasıl bakarız? al bayrağımızı bu sahaya dikmezsek, bayrağa kanlarıyla renk veren cennet mekanlıların yüzüne nasıl bakarız? gavuru diz çöktürüp ''tek soy türk, tek din islam'' diye bağırtmazsak allah'a ne hesap veririz?
biz bu maçı alacağız!
başaracağız!
başaracağız!
başaracağız!
şahit ol ya rab'')

içim bir değişik oldu şimdi. kendi kendimi gaza getirdim sanırım.
ben youtube kaçtım. güzel türkistan eşliğinde, ilhan mansız'ın roberto carlos'a attığı müthiş çalımı izleyeceğim.

şu aralar Başbakan'ın kucağına çıkmakla meşgul olan antrenör.. Kimsenin dillendiremediği ama bal gibi bildiği bir gerçek var ki, milli takım antrenörlüğünü kabul etmesinin ve bu konuda botokslu'nun hemen ikna olmasının tek sebebi Başbakan'ın direktifleri.. benim için Medya'da yiğit bulut ne ise futbol dünyasında terim o'dur..

milli takımım çubuklu formalılar diyen zihniyetin, ortak şike yaptığı adamların imparatora muhtaç kalması ile eleştirmeleri ne kadar da komik oluyor. taksiye çıkmaz ama çıkacağı yerleri iyi bilir. türkiye'nin gelmiş geçmiş en iyi teknik patronudur. aksini iddia eden gitsin kumda top oynasın.

çakma don corleone tavırlarıyla, Türkiye'de abdurrahman çelebi olmaya devam ediyor.. başka kimse yokmuş gibi milli takımı yine o'na emanet ettiler.. gerçi tüpçü'nün hangi tercihi doğru oldu ki bu zamana kadar ? benim için zaten bitmekte olan milli Takım'ı ebediyen gözümden düşürmüştür bu tercih.. Fatih efendi gitsin akşamları da taksiye çıksın..

an itibariyle hem milli takımı hem de galatasaray'ı çalıştıracağı anlaşmaya imzayı koymuştur.
hayırlı uğurlu olsun.

lakin merak ediyorum, iki takımı aynı anda çalıştırmak yorucu olmaz mı? muhtemelen zor olacak ve enerjisini bir yere fazladan kaydırmak zorunda kalacak.

ayrıca, abdullah avcı'dan bir enkazı devraldığınıda belirtmek isterim. abdullahcığım milli takımı o kadar çürüttü ki, dünyanın en iyi hocaları gelse bu enkazı toplayamaz.
fatih hocaya allah yardım etsin. süpriz yapmaya çalışmasın zira hayal kırıklığına uğrar. gana gibi ikinci sınıf bir afrika takımından bile galibiyet alamayan bir milli takıma, bu sezon için fazla birşey veremez.

türkiye'nin bu güne kadar yetiştirdiği en büyük taktik adamıdır. daha düne kadar eleştiren, her türlü haksızlığı yapan bir ülke federasyonu ise bugün 'siyasi' baskı ile (ki o siyasiler tarafından oraya getirildiler) milli takımın başına getirilmek isteniyor. ulan sormazlar mı adama niye lig başlayınca? madem böyle bir fikrin var neden sazon başlamadan gidip konuşmazsın? ama tabi galatasaray'ı vurmak, terim'i istibarsızlaştırmak ve aksi durumlarda negatif kamuoyu yaratmak için her ayrıntıyı düşünen bu yavşaklara imparator kabul etse de etmese de en güzel cevabı verecektir.

şikeci, emek hırsızı ezikler tarafından eleştirilen imparatordur kendileri. namussuzların, kansızların, hırsızların bir numaralı düşmanıdır. adamı madam yapar, rencide eder. en gıcık özelliği, ona yenilmeye alışma zorunluluğudur! alışın be çocuklar, sizi her mayıs ayında yatırıp kaldırmaya ant içti bu adanalı!

Lobilerinizle, şikenizle, hakemlerinizle, federasyonunuzla gelin! DURDURAMAYACAKSıNıZ! Varsa cesaretiniz gelin ibneler!

sen 682 sayfa şike yap, başkanın 6 yıl 3 ay şikeden hüküm giysin sonra gel burda hak hukuk adalet de. hassiktir ordan yüzsüz.